Sanal Cerrahi ve Üç Boyutlu Planlama | Prof. Dr. Halil İbrahim Canter

Sanal Cerrahi ve Üç Boyutlu Planlama

Tıp bilimindeki gelişmeler, teknolojik gelişmelerle birleştiğinde imkansız gibi görülen ameliyatlar, yapılabilir hale geliyor. Günümüzde 3 boyutlu bilgisayar teknolojilerinin ve yazılımların geliştirilmesiyle, vücudunda hasar oluşan, kemik kayıpları bulunan hastalara, özel ameliyat teknikleriyle implantlar, yeniden yapılandırılmış kemiklerle yeni bir hayat kazandırmak mümkün olabiliyor.

 

Hastaların ameliyatlarının bilgisayar ortamına taşınabilmesi için öncelikle hasta ile ilgili dijital bilginin bilgisayara aktarılması gerekiyor. Bunun için hastaya bilgisayarlı tomografi ve/veya üç boyutlu fotoğraf çekmek gerek. Eğer kemikler ile ilgili bir ameliyat planlanacak ise bilgisayarlı tomografi çekilmesi şart. Ancak sadece yüzey dokuları ilgilendiren bir işlem yapılacak ise üç boyutlu fotoğraf çekmek tek baçına yeterli olacaktır.

 

Dijital bilgi bilgisayara aktarıldıktan sonra yapılacak ameliyat ile ilgili simülasyon cerrahileri planlanmaya başlar. Bu işlem hekimin bilgisayardaki ileri yazılımı kullanan mühendis ile bir arada çalışmasını gerekli kılar. Kemiklere yapılacak kesiler ve şekillendirmeler bilgisayar ortamında tasarlanır. Bu kesileri yapabilmek için gerekli kesme kılavuzları da tasarlandıktan sonra kemiklerin gerçek boyutlu modelleri ve kesi kılavuzları üç boyutlu yazıcılar kullanılarak üretilir. Kesi kalıpları katı modeller üzerinde denenerek hastada kullanılmadan önce bir üretim hatası olup olmadığı tespit edilir.

 

Eğer ameliyatta hastaya kalıcı olarak konulacak bir implant var ise bu implantın da planlamasının yapılıp tıbbi titanyum kullanılarak üretilmesi gereklidir. Üretilen bu implantlar tespit edilmesi gereken kemikleri doğru konumlarında de mutlak hareketsizlikte tespite etmek dışında aynı zamanda özellikle yüz bölgesinde yumuşak dokulara kontur (dış şekil) verme amacıyla da kullanılabilirler. Örneğin yüzünde çok önemli bir yaralanma sonucu doku kaybı olan hastanın yakın akrabasının yüz taraması kullanılarak elde edilecek bir implant ile kişiye kendi yüzüne benzeyen bir şekil kazandırılabilir.

 

Bu şekilde hazırlık yapılarak girilen bir ameliyatta başarı şansı çok yüksek oranda yükselmekte, ameliyat süresi de dramatik bir şekilde azalmaktadır. Ayrıca bu teknoloji sayesinde daha önceden yapılamayan yüz kemikleri ile ilgili bazı şekillendirme ve onarım ameliyatlarını yapmak artık mümkün olabilmektedir. Çene ameliyatlarında yapılması planlanan alt ve üst çenenin işlemden sonraki çene eklemi fonksiyonları (çene açılıp kapanması), yüz profiline etkileri, dişlerin birbirleri ile ilişkileri ameliyattan önce planlanabilmektedir.

 

Sanal ortamda planlama yapılarak eksik dokuların modellemesinin yapılabilmesi kulak, göz, burun kayıpları ile sonlanan yaralanmalar veya doğumsal anomalilerin tedavisinde de Plastik Cerrahiye katkı sağlamaktadır. Özellikle sağlıklı karşı tarafın ayna görüntüleri elde edilerek planlanan kulak protezleri ve/veya implantları sayesinde hasta memnuniyeti artmaktadır.

 

Gelişen bu teknoloji ortognatik cerrahi olarak adlandırılan alt-üst çenenin kapanma sorunları, çene eklemi hastalıkları ve yüzün oranlarının düzenlenmesi için yapılan ameliyatlar da kullanılabilmektedir. Bu teknolojinin uygulandığı hastalarda ameliyatların başarısı, hassasiyeti artmakta, komplikasyon riskleri azalmaktadır. Ayrıca yüz kemiklerine yapılacak ameliyatların sonuçları üç boyutlu kemik taramaları ile üç boyutlu fotoğrafların üst üste çakıştırılması sonucunda ameliyattan önce gerçeğe önemli derecede yakın oranda ortaya konulabilmektedir.

 

Üç boyutlu fotoğraf teknolojisi kullanılarak özellikle yüz bölgesine uygulanacak cerrahi işlemler öncesi hassas ölçümlerin ve analizlerin yapılabilmesi mümkün olmaktadır. İki boyutlu fotoğraflardaki teknik yetersizlikler ortadan kalktığı gibi ölçümler sadece iki nokta arasındaki pergel mesafesi denilen en kısa mesafeler ölçülerek değil yüzey mesafesi ölçülerek yapılabilmektedir. Özellikle yüz bölgesindeki hemen hemen bütün yüzeylerin bir kürenin dış yüzü gibi olduğunu (konkav yapısı) düşünülür ise yüzey ölçümleri ile planlama yapılabilmesinin önemi daha iyi anlaşılabilir. Ayrıca üç boyutlu fotoğraflar ile iki taraf arasındaki asimetriler daha net ortaya konulabilmektedir. Son olarak üç boyutlu fotoğraflarda hacim hesaplamaları da yapılabildiğinden özellikle dolgu veya yağ enjeksiyonu (greftlemesi) planlanan hastalarda uygulama yapılacak hacmin tespiti veya takibinde çekilen fotoğraflar değer kazanmaktadır.