Deri bütünlüğünün bozulduğu her türlü yaralanma yara oluşumuna neden olur. Yara oluşumunu takiben vücut yarayı iyileştirmek için bir dizi mekanizmayı aktifleştirir. Yara iyileşme mekanizmalarında oluşan sorunlara ikincil yaraların iyileşemeyip uzun süre açık kaldıkları durumlar ise kronik yaralar oalrak adlandırılır.
Kronik yara oluşmasındaki etkenler;
Hastanın genel durumundaki bozukluk (çoklu organ yetmezliği, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği gibi)
İleri derecede beslenme bozukluğunun olması
Damar ve sinir sistemini etkileyen geç dönem şeker hastalığı
Periferik dolaşım bozuklukları (arteriyel damar hastalıkları, venöz ülserler gibi)
Kronik travmaya veya basıya maruz kalma (bası yaraları)
Yarada yabancı cisim, enfeksiyon gibi kapanmayı engelleyen etmenlerin devam etmesi
Kemotörapatiklerin damar dışına kaçmasına ikincil doku hasarının devam etmesi
Radyoterapi sonrası doku iyileşmesinin ve kanlanmasının bozulması
Kanser ilaçlarının (kemotörapatiklerin) uygulandığı dönemlerde kandaki beyaz küre ve thrombositlerin aşırı düşük olmasına ikincil yara iyileşme sorunlarının olması
Kanser zemininde gelişen açık yaralar
Kronik yaraların iyileştirilmesi için öncelikli olarak altta yatan nedenin ortadan kaldırılması gerekir. Yara iyileşmesini hızlandırmak amacı ile yara bakımı için geliştirilen enfeksiyonu ve yaranın akıntısını emen kapama malzemeleri, büyüme faktörleri, kök hücreleri içeren hücre kokteyllerini kullanıldığı hücresel tedaviler ve negatif basınçlı yara kapama yöntemi geliştirilmiştir.
Gümüş emdirilmiş kapama malzemeleri açık yaralarda enfeksiyon gelişimini engellemekte, enfekte yaraların tedavisinde de fayda sağlamaktadır. Bu malzemelerin bazıları yaranın akıntısını (ekzudayı) yara yüzeyinden emip içinde barındıracak şekilde üretildiklerinden yaranın kuru kalmasını sağlarlar. Bu sayede daha seyrek pansuman ihtiyacı olduğundan yara bakımı kolaylaşır ve hasta konforu artar.
Epitelizasyonu ve yara onarımındaki bağ dokusu üreten hücreleri arttıran büyüme faktörlerini yaraya uygulanması yara iyileşmesini olumlu etkilemektedir. Ayrıca hastaların kendi kanından elde edilen thrombositten zengin plazma (PRP) uygulamaları da yara iyileşmesi üzerinde olumlu etki yaratmakatadır.
Özellikle yağ dokusundan elde edilen kök hücreleri de içeren hücre kokteyllerinin yara zeminine ve çevresine uygulandığı hastalarda yaranın kanlanması artmakta, yara iyileşmesi dramatik şekilde hızlanmaktadır.
Negatif basınçlı yara kapama yöntemi (VAC- vacume assisted closure) ile yara üzerine belli bir negatif basınç uygulanarak yara iyileşmesi hızlandırılır. Özellikle kan akımı sınırlı kronik ya da travmatik yaralarda lokal kan akımını yaklaşık 4 kat arttırarak hem granülasyon dokusu gelişimine olumlu etki yapmakta hem de bu etki ile birlikte bakteri sayısını azaltırken yara iyileşme dokusunu yani “granülasyon dokusu” gelişimini hızlandırmaktadır. Ayrıca mekanik stres ile sistemin yarattığı yaranın merkeze doğru (sentripedal) çekilmesi ile de yara kontraksiyonu ve yara boyutlarında anlamlı küçülme elde edilmektedir. Ayrıca özellikle subakut yaraların önemli problemi olan ödem ve sistemin vakum etkisiyle ödem sıvısını azaltması sonucu bu ödemin yarattığı zararlı etkiler oldukça minimuma indirgenmektedir.